HUKUK SEKTÖRÜ VE COVID-19 ETKİLERİNE FARKLI BİR BAKIŞ 09 Haziran 2020

Covid-19'un etkileri ve bu etkilerin yarattığı değişimler yavaş yavaş yaşantımızın bir parçası haline gelmeye başladı. Peki biz avukatları ve hukuk dünyasını Covid-19 sonrası dönemde neler bekliyor?

Yaklaşık dört aydan beri hayatımıza saldıran Covid-19'un etkileri ve bu etkilerin yarattığı değişimler yavaş yavaş yaşantımızın bir parçası haline gelmeye başladı.

Elbette tarihin akışı içinde, kendisine ayrılan vakit dolduğu zaman Covid-19 gündemimizden çıkacaktır ama bu salgının hukuk sistemi ve kurumları üzerinde yarattığı kalıcı etkileri irdelemek istedik.

Biz avukatları ve hukuk dünyasını Covid-19 sonrası dönemde neler bekliyor?

Ülkemizde hukuk alanında çeşitli uygulamalarla yıllardan beri devam eden fakat aksak adımlarla ilerleyen bir dijitalleşme çabası olduğunu hepimiz biliyoruz.

Covid-19 sonrası dönemde bu dijitalleşme gayretlerinin hız kazanacağı ve bugüne kadar alınan mesafenin çok daha fazlasının kısa bir süre içerisinde gidileceğini düşünüyoruz.

Örnek vermek gerekirse;

Bugünlerde, müvekkillerine ihtiyaç duydukları anda hizmet vermeye devam eden ama çalışanlarının sağlığını da düşünen hukuk bürolarının önemli bir çoğu evden çalışmaya geçti.

Bu dönem zarfında hukuk büroları müvekkilleri ile tüm dijital araçları (e-bülten, webinar, online toplantılar vb) kullanarak bağlantı kurdu ve iletişim sağladı.

Bazı uygulamalar, içinden geçmekte olduğumuz dönemin özelliklerinden kaynaklansa bile sağlanan verimlilik ve sürat hukuk dünyasının özellikle evden çalışma konusuna mesafeli bakışını ortadan kaldıracak gibi gözüküyor.

Uzaktan çalışma konusundaki farklı görüşler bir kenara, geçtiğimiz aylarda, seyahat etmeden, toplantıları fiziksel olarak yapmadan veya ofiste aynı anda herkesin bulunmasına gerek kalmadan da işlerin yürüdüğünü deneyimlemiş bulunuyoruz.

Geçmekte olduğumuz süreçte uzaktan çalışmaya hızlıca adapte olabilen hukuk büroları halihazırda gerekli teknolojilere ve altyapıya sahip olanlar oldu.

Tüm belgelerin dijital platformda tutulması ve çalışanların bu platforma ofis dışında ulaşmalarının sağlanması salgın döneminde uzaktan çalışmanın başarıyla gerçekleştirmesinde büyük bir paya sahip. 

Yeni dönemde bu tip dijital platformlara sahip olmayan hukuk bürolarının bu yatırımı yapmaları, sahip olanların ise altyapılarını güçlendirmeleri beklenmektedir.

Bunlara ek olarak online toplantı yapılabilmesini sağlayan uygulamaların da fiziksel ofislere olan ihtiyacı azalttığı bir gerçek.

Ofislerdeki dijitalleşmenin yargıya yansımasının nasıl olacağını da ilerleyen zamanlarda göreceğiz.

Hukuk ilişkilerinin sadece avukat ile müvekkil arasında değil, aynı zamanda mahkemeler, icra daireleri vb kurumlar ile de olduğunu düşündüğümüz zaman bu kurumların da dijitalleşme konusunda bazı adımlar atması kaçınılmaz olacaktır.

Covid-19 salgını öncesinde de tartışılan ve mahkemelerde fiilen bulunma yerine e-duruşma kavramının da Adalet Bakanlığı tarafından gündeme alındığı biliniyor. Uluslararası Tahkim Süreçlerinin en önemli organ kuruluşlarından biri olan International Chamber of Commerce (ICC), bizlerinde deneyimlediği üzere duruşmaları online platformlar üzerinden verme uygulamalarına geçti.

Dünya uygulamalarına örnek olarak, geçtiğimiz haftalarda Amerika'nın Teksas eyaletinde bulunan bölge mahkemesinde zoom üzerinde ilk jüri duruşması gerçekleştirildi. Bununla birlikte Amerika eyalet mahkemeleri ulusal merkezi 39 eyalette sanal mahkemelerin kurulacağını da açıkladı. Güney Kore ve Almanya’nın da e-mahkemeye ilişkin hazırlıklar içerisinde olduğu biliniyor.

E-mahkemenin hayatımıza er ya da geç gireceğini ve avukatların sanal bir platform üzerinden yargılama faaliyetlerine katılımları yakın bir gelecekte yaygınlaşarak uygulanmaya başlayacağını düşünüyoruz.

Bir avukatın evinden veya ofisinden çıkıp mahkemeye ulaşması ve burada beklemesi ve geri dönmesi düşünüldüğünde, belki on dakika sürecek bir duruşma harcanan zamanın ne kadar fazla olduğu ortaya çıkmaktadır.

Bununla birlikte, e-mahkemelerin sağlayacağı zamanın etkili kullanımı, giderlerin azaltılması ve yargılama faaliyetlerinin hızlanması gibi faydalarının yanısıra bazı güvenlik ve davranış esasları üzerinde tartışmalar sürüyor.

Bu konuya örnek olarak,  yukarıda zoom üzerinden yapılan jüri duruşmasına 28 jüri üyesinden ikisinin uygulamayı açamadığı için duruşmaya katılamadığını hatırlatmakta fayda var.

Sonuç olarak, aylardır süren ve hayatımızı bir çok yönden askıya alan Covid-19'un bu dönemde edindiğimiz tecrübeler ve ihtiyaçlarımız doğrultusunda dünya genelinde bir değişim yaratacağı ortada.

Dünya değişirken muhafazakar hukuk dünyasının ve avukatlık mesleğinin de sert bir değişime uğrayacağını söylemek mümkün gözüküyor.

Diğer Haberler