UYARLAMA DAVA SAYILARI VE SÖZLEŞME TADİLLERİ’NDE BİR TALEP PATLAMASI BEKLENİYOR MU? 13 Nisan 2020
UYARLAMA DAVA SAYILARI VE SÖZLEŞME TADİLLERİ’NDE BİR TALEP PATLAMASI BEKLENİYOR MU?
Dünyanın hemen hemen tüm ülkelerinde rastlanan ve hızla yayılmaya devam eden küresel “koronavirüs” (Covid-19) salgın hastalığından korunmak adına ulusal ve uluslararası düzlemde birçok kısıtlayıcı önlem alınmaktadır. Alınan bu önlemlerin doğrudan ticari ilişkileri, çalışma hayatını ve birçok sözleşme ilişkisini etkilemesi sebebiyle taraflar arasındaki sözleşmelerin, hukuki ilişkilerin durumunun ne olacağı konusu yoğun şekilde tartışılmaya başlanmıştır.
Koronavirüs salgınının sözleşmesel ilişkiler bakımından mücbir sebep oluşturup oluşturmadığı ve alınan ulusal ve uluslararası önlemler sebebiyle tarafların sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemesinin sözleşme hükümlerinin ihlali anlamına gelip gelmeyeceği ve uyarlama davalarına konu olup olamayacağı konuları önümüzdeki ilerleyen zamanda en önemli hukuki tartışmalardan olacaktır.
Uyarlama davasından önce ilk seçenek olarak taraflar, aralarındaki sözleşmeyi yeniden düzenleyerek yeni koşullara uyarlayabilir. Taraflar aşağıda açıklanacak gerekli şartların varlığı halinde ise sözleşmenin hâkim tarafından yeni koşullara uyarlanmasını isteyebilir, eş deyişle uyarlama davası açabilir.
Türk hukukunda “sözleşmeyle bağlılık” ve “sözleşme serbestisi” ilkeleri kabul edilmiştir. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında sıklıkla bahsettiği üzere, bu ilkeler uyarınca, sözleşme yapıldığı andaki gibi aynen uygulanmalıdır. Başka bir ifadeyle, sözleşme koşulları borçlu için sonradan ağırlaşmış, edimler dengesi sonradan çıkan olaylar nedeni ile değişmiş olsa bile, borçlu sözleşmedeki edimini aynen ifa etmeli, bunun için çabalamalıdır. Gerçekten de sözleşmeye bağlılık ilkesi, hukuki güvenlik, doğruluk, dürüstlük kuralının bir gereği olarak sözleşme hukukunun temel ilkesini oluşturmaktadır. Ancak bu ilke özel hukukun diğer ilkeleriyle sınırlandırılmıştır.
Sözleşme yapıldığında karşılıklı edimler arasında mevcut olan denge, sonradan şartların olağanüstü değişmesiyle büyük ölçüde tarafların biri aleyhine katlanılamayacak derecede bozulabilir. Bu durumda sözleşmeye bağlılık ilkesine bağlı kalmak adalete aykırı bir durum yaratır hale gelebilir. Hukukta bu zıtlık “sözleşmenin değişen şartlara uydurulması” ilkesi ile giderilmeye çalışılmaktadır.
Tarafların iradelerini etkileyip sözleşmeyi yapmalarına neden olan şartlar daha sonra çarpıcı ve öngörülemez biçimde adaletsizliğe yol açan olayların gerçekleşmesi ile değişmişse, taraflar artık o akitle bağlı tutulmazlar. Değişen bu koşullar karşısında Türk Medeni Kanunu’nun 2. maddesinden yararlanılarak sözleşmenin yeniden düzenlenmesi zorunluluğu doğar.
Sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörül(e)meyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü bir durumun ortaya çıkması, karşılıklı edimler arasındaki dengenin olağanüstü değişimler yüzünden alt üst olması ve borcun ifasının önemli ölçüde güçleşmesi durumunda; borçlu da borcunu henüz ifa etmemiş veya ifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan haklarını saklı tutarak ifa etmiş olursa hakim, somut olayın durumuna göre alacaklı yararına borçlunun edimini yükseltmeye veya borçlu yararına onun tamamen veya kısmen edim yükümlülüğünden kurtulmasına karar verebilir ve sözleşmeye müdahale ederek sözleşmeyi değişen koşullara uyarlayabilir.
Uyarlama davası daha çok uzun ve sürekli borç ilişkilerinde söz konusu olacaktır. Sözleşmeye bağlılık ilkesinin istisnasını oluşturan bu kurum Türk Borçlar Kanunu Madde 138 ile “Aşırı İfa Güçlüğü” başlığı altında düzenlenmiştir. Buna göre; “Sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülmeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü bir durum, borçludan kaynaklanmayan bir sebeple ortaya çıkar ve sözleşmenin yapıldığı sırada mevcut olguları, kendisinden ifanın istenmesini dürüstlük kurallarına aykırı düşecek derecede borçlu aleyhine değiştirir ve borçlu da borcunu henüz ifa etmemiş veya ifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan haklarını saklı tutarak ifa etmiş olursa borçlu, hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteme, bu mümkün olmadığı takdirde sözleşmeden dönme hakkına sahiptir. Sürekli edimli sözleşmelerde borçlu, kural olarak dönme hakkının yerine fesih hakkını kullanır.”
“Koronavirüs” (Covid-19) salgın hastalığı sebebiyle ikame edilecek olası uyarlama davalarında tartışılacak hususlardan biri de, taraflar arasında sözleşme imzalandığı sırada bu durumun öngörülebilir ya da öngörülemez niteliği olacaktır. Misal, virüsün ortaya çıkmadığı bir dönemde akdedilen bir sözleşme ile 2020 yılının mart ayında Türkiye’nin komşu ülkelerde salgının görülmeye başlandığı adeta ne zaman Türkiye’de görülmeye başlanacak düşüncesinin toplumda hakim olduğu bir dönemde akdedilen sözleşmedeki öngörülmezlik unsurları birbirinden farklı değerlendirilebilecektir. 2020 yılının Mart ayında akdedilen bir sözleşmede taraflarının, bütün dünyanın, savaşları ve günlük meseleleri konuşmayı bir yana bırakarak tek konuştuğu mesele haline gelen bu salgının öngörülemez olduğunu ileri sürmesi dürüstlük kuralıyla bağdaşmayacaktır. Virüsün henüz ortaya çıkmadığı yahut küresel çapta bir salgın haline gelmediği vakitte akdedilen sözleşmeler için ise bu durumun öngörülemez olduğunun kabul edilebileceği uzmanlarınca değerlendirilmektedir.
Özetlemek gerekirse, hukukumuzdaki ana ilkenin “sözleşmeyle bağlılık” ve “sözleşme serbestisi” olduğu, başka bir ifadeyle sözleşmelerin yapıldığı andaki gibi aynen uygulanması gerektiği, yerleşik Yargıtay içtihatlarının da bu yönde olduğu; ancak şu ana kadar devlet tarafından gerek tavsiye niteliğinde, gerekse zorunlu nitelikte alınan önlemlerin 2-3 aylık süreler içerdiği, bu salgının ülke çapında etkisinin daha uzun süre sürmesi halinde, bu durumun uzun ve sürekli nitelikteki sözleşmelerin edim dengelerini derinden etkilemesinin mümkün olduğu, bu sebeple uyarlama davalarının önümüzdeki günlerde TBK 138’de belirtilen şartların mevcudiyeti halinde açılabileceği uzmanlarınca değerlendirilmektedir. Hâkim tarafından “koronavirüs” (Covid-19) salgın hastalığından bahisle sözleşmenin uyarlanmasına karar verilebilmesi her somut olay özelinde;
- Sözleşme ilişkisinde, tarafların edimleri arasındaki dengenin, borçludan sonuçlarına katlanması istenemeyecek kadar büyük ölçüde bozulması
- Edimler arasındaki dengede meydana gelen değişikliğin, sözleşme yapılırken öngörül(e)meyen, olağanüstü sebeplerden kaynaklanması
- Aşırı ifa güçlüğü yaratan olgunun, borçlunun kusurundan kaynaklanmamış olmaması
- Borçlunun, ifası aşırı güçleşen edimi henüz ifa etmemiş olması veya ifa güçlüğünden kaynaklanan haklarını saklı tutarak ifa etmiş olması
şartlarının gerçekleşmesi gerekecektir.
Diğer Haberler
-
15.3.2024
8. Yargı Paketi İle Getirilen Yeni Düzenlemeler
Kamuoyunda "8. Yargı Paketi" olarak bilinen değişiklik ve yeni düzenlemeleri barındıran 7499 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ("Kanun"), 12 Mart 2024 tarihli ve 32487 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanmıştır. Bu yazımızda, Kanun ile birlikte 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ("CMK"), 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu ("TCK"), 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (TMK), 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ("İİK") ve 6384 sayılı Tazminat Komisyonunun Görevleri ile Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Kanun kapsamında yapılan değişiklikleri ele alacağız.
-
12.3.2024
KVKK'da Değişiklikler Resmi Gazete'de Yayımlandı
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu'nda ("KVKK") önemli değişiklikler içeren 7499 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ("7499 sayılı Kanun") 12.03.2024 tarihli Resmi Gazetede yayımlandı.
-
5.3.2024
Dövizle Ödeme Yasağında Esneme Kararı
Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ'de ("Tebliğ") Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ, 28 Şubat 2024 Tarihli ve 32474 Sayılı Resmî Gazete'de yayımlandı. Böylelikle, söz konusu değişiklik ile Tebliğ'in, pay devirleri dahil olmak üzere pek çok menkul satış işlemini kapsamına alan 8 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası değiştirilerek, menkul satışlardaki döviz cinsinden ödeme yasağının kapsamı esnetildi.
-
9.2.2024
İş Sağlığı Ve Güvenliği Kanuna Dayalı Yönetmeliklerde Değişiklikler Yapıldı
4 Şubat 2024 tarihli 32450 sayılı Resmi Gazetede 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununa dayalı olarak çıkarılan bazı yönetmeliklerde değişiklik yapılmıştır:
-
1.2.2024
Türk Rekabet Kurulu 2023 Yılı Birleşme Ve Devralma Görünüm Raporu Yayımlandı
Türk Rekabet Kurumu, Rekabet Kurulu tarafından 2023 yılında gerçekleştirilen birleşme, devralma ve özelleştirme işlemlerine ilişkin raporunu ("Rapor") 5 Ocak 2024 tarihinde yayımladı.
-
31.1.2024
Reklam Kurulu'ndan İndirimli Satış Reklamlarına İlişkin Önemli İlke Kararı
Reklam Kurulu 9 Ocak 2024 tarihinde gerçekleştirilen yılın ilk toplantısında, perakende ticaret sektöründe haksız rekabete yol açan, yanıltıcı reklam ve uygulamalarla tüketici mağduriyetlerinin önlenmesi amacıyla "Fiyat Bilgisi İçeren Reklamlar ile İndirimli Satış Reklamları ve Ticari Uygulamaları Hakkında Kılavuz"da değişiklik gerçekleştirerek indirimli satış reklamlarına ilişkin önemli bir ilke kararı aldı.
-
19.1.2024
Halka Arz Şartlarında Mali Eşikler Güncellendi
Son dönemin popüler finans kaynağı halka arz işleminde aranan mali sınırlar hem Sermaye Piyasası Kurulu ("SPK") hem de Borsa İstanbul ("BIST") tarafından güncellendi.
-
17.1.2024
Markanın İptaline Karar Verme Yetkisi Türk Patent ve Marka Kurumu'na Geçti!
10 Ocak 2017 tarihli 29944 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sınai Mülkiyet Kanunu'nun ("SMK") 192/1 (a) bendinde, Kanun'un ''İptal Halleri ve İptal Talebi'' başlıklı 26. Maddesinin yürürlüğe girmesi yedi yıl sonraya ertelenmiş, SMK Geçici 4. Madde ile 10 Ocak 2024 tarihine kadar markanın iptaline karar verme yetkisinin doğrudan Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemelerince kullanılacağı öngörülmüştü.
-
16.1.2024
Egemenoğlu Hukuk Bürosu / Internship Application
We are pleased to announce the opening of internship applications at Egemenoğlu Hukuk Bürosu. Legal Internship Application Deadline: March 15 Summer Internship Application Deadline: March 29 Prospective candidates are requested to submit their CVs either through our website www.egemenoglu.av.tr or by sending them to info@egemenoglu.av.tr.
-
12.1.2024
Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları (TSRS) Ve TSRS'lerin Uygulama Kapsamı Resmî Gazetede Yayımlandı
29.12.2023 tarihli ve 32414 sayılı Resmi Gazete'de Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (KGK); Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları'nı duyurarak sürdürülebilirlik raporlarında izlenmesi gereken ilkeleri belirledi.
-
11.1.2024
2024 Yılı İtibariyle Yürürlüğe Giren Ve/ Veya Süre Uzatımına Konu Olan Önemli Düzenlemeler
5746 sayılı ve 6550 sayılı kanunlar gereğince Ar-Ge, yenilik ve tasarım faaliyetlerinde kullanılmak üzere edinilen yeni makina ve teçhizat ile yatırım teşvik belgesi ile elde edilen yeni makina ve teçhizatlara uygulanacak amortisman (yıpranmaya ilişkin gider gösterme) oran ve süreleri, Maliye Bakanlığınca tespit ve ilan edilen faydalı ömür sürelerinin yarısı dikkate alınarak daha yüksek amortisman ile hesaplanma süresi 7491 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 16. Maddesiyle 31/12/2024 tarihine kadar uzatılmıştır.
-
19.12.2023
Perakende Ticaretinde Uygulanacak İlke ve Kurallar Yeniden düzenlendi
Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan ve 14.12.2023 tarihinde resmî gazetede yayımlanan "Perakende Ticarette Uygulanacak İlke ve Kurallar Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik" ile perakende ticaretinin ilke ve kurallarında önemli değişikliklere gidilmiştir.
-
18.11.2023
Alışveriş Sırasında Müşterilere Sms İle Doğrulama Kodu Gönderilmesine Kurumdan Uyarı
Kişisel Verileri Koruma Kurumu ("Kurum") tarafından Mağazalarda Alışveriş Sırasında İlgili Kişilere SMS ile Doğrulama Kodu Gönderilmesi Suretiyle Kişisel Verilerin İşlenmesine İlişkin Kamuoyu Duyurusu ("Duyuru") yayımlandı.
-
14.11.2023
"6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 376. Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ'' Yayımlandı
Anonim şirketler, limited şirketler ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (Kanun) 376. maddesi kapsamında sermayenin kaybı veya borca batık olma durumlarında uyulacak usul ve esasların düzenlenmesi amacıyla ilk olarak 15/09/2018 tarihli ve 30536 sayılı Resmî Gazete'de ''6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 376 ncı Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğ (Tebliğ) yayımlanmış ve bu Tebliğ'in Geçici 1. Maddesiyle 01/01/2023 tarihine kadar, Kanunun 376 ncı maddesi kapsamında sermaye kaybı veya borca batık olma durumuna ilişkin yapılan hesaplamalarda, henüz ifa edilmemiş yabancı para cinsi yükümlülüklerden doğan kur farkı zararları dikkate alınmayabileceği belirtilmişti.
-
3.11.2023
"Konutların Turizm Amaçlı Kiralanmasına ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 7464 Sayılı Kanun'' Yayımlandı
2.11.2023 tarihli ve 32357 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Konutların Turizm Amaçlı Kiralanmasına ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (Sayı: 7464) ile konutların gerçek ve tüzel kişilere, turizm amaçlı kiralanmasına ilişkin usul ve esasların belirlenmesi amaçlanmıştır.