Bedelli Askerlik Yapmanın İş Sözleşmesine Etkisi 03 Eylül 2018
3 Ağustos 2018 tarihli ve 30498 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “7146 Sayılı Askerlik Kanunu ile Diğer Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişik Yapılmasına Dair Kanun” ile 1111 Sayılı Askerlik Kanunu’na “Bedelli Askerlik” hakkında eklenen geçici madde iş dünyasının gündeminde yerini aldı.
Özel olarak yapılan düzenlemeye göre; 1 Ocak 1994 tarihinden (bu tarih dâhil) önce doğanlar, 3 Ağustos 2018’den itibaren 3 ay içinde askerlik şubelerine (veya yurt dışı temsilciliklerine) başvuruda bulunup 15.000-TL tutarında ödeme yaparak 21 günlük temel askerlik eğitimini tamamlamaları halinde askerlik hizmetini yerine getirmiş sayılacaklardır. Bu düzenlemenin daha önceki bedelli askerlik ile ilgili düzenlemelerden farklı ve özel olduğu anlaşılmaktadır. Zira ilgili koşulları sağlayıp zorunlu eğitime katılanların bu süre içinde “ücretsiz” izinli sayılacaklarının altı çizilmiştir. Düzenlemenin İş Hukuku açısından getirdikleri ve merak edilenleri ise şu şekilde:
1) Yeni Düzenleme Kapsamında Bedelli Askerlik Yapan İşçi 21 Günlük Eğitim Süresinde “Ücretsiz İzinli”dir.
7146 Sayılı yasa ile 3 Ağustos 2018’de yürürlüğe giren “bedelli askerlik” ile ilgili düzenleme, maddi bir bedel ödemenin yanı sıra 21 gün süre ile askeri eğitime katılmayı da gerektirmektedir. Bu yönü ile daha önceki düzenlemelerden farklı olduğu gibi ilgili eğitim döneminde iş ilişkisini askıya alıyor olmasıyla da özel bir düzenlemedir. Maddede açıkça bedelli askerlikten faydalanan işçinin 21 günlük zorunlu askeri eğitim döneminde “ücretsiz izinde” sayılacağı belirtilmektedir1. Kanun koyucu tarafından bu özel düzenleme ile bedelli askerlikten faydalanacak çalışanların iş sözleşmelerinin devam etmesinin hedeflediği sonucu çıkarılmalıdır. Dolayısıyla 1111 Sayılı Askerlik Kanunu Geçici Madde 55 kapsamında bedelli askerliğe başvurup ilgili ödemeyi yapan bir işçi zorunlu askeri eğitime katılmak zorunda ise de işten ayrılmasını zorunlu kılan bir durum bulunmamaktadır.
İşçinin işverenine yapacağı yazılı bildirimde açıkça; bedelli askerlik kapsamında zorunlu askeri eğitime katılmak üzere ücretsiz izne ayrıldığını belirtmesi, dilekçeye askerlik şubesinden alacağı belgeyi eklemesi yeterli olacaktır. İşçinin bu bildirimi üzerine işveren tarafından SGK’ya “çıkış” değil “ücretsiz izin” bildiriminin yapılması gerekmektedir.
2) Bedelli Askerlik Yapmak Üzere İşten Ayrılan İşçi Kıdem Tazminatına Hak Kazanır Mı?
4857 Sayılı İş Kanunu madde 120 gereğince kıdem tazminatı yönünden halen yürürlükte olan 1475 Sayılı İş Kanunu Madde 14’e maddesine göre; muvazzaf askerlik görevini yerine getirmek üzere işten ayrılmak zorunda kalan ve işyerinde toplam çalışma süresi en az 1 yıl olan bir işçi kıdem tazminatına hak kazanır. Burada yer verilen “muvazzaf askerlik”, 20 yaşını doldurmuş olan her erkek Türk Vatandaşının yerine getirmesi zorunlu olan bir vatandaşlık ödevidir. Bu görevin yerine getirildiği süre içinde iş sözleşmesinin askıda olacağına dair bir düzenleme bulunmadığından işten ayrılmak zorunda kalan işçi en az 1 yıllık çalışma süresini de tamamlamışsa kıdem tazminatına hak kazanır.
Öte yandan 7146 Sayılı Kanun ile Askerlik Kanunu’na eklenen geçici maddede bedelli askerlik hizmeti kapsamına girecek olan işçinin 21 günlük zorunlu askeri eğitim döneminde “ücretsiz izinde” sayılacağı özel olarak düzenlenmiştir2. Dolayısıyla konu hakkında birçok görüş ve eleştiri bulunuyor olmakla birlikte; yeni düzenleme kapsamında bedelli askerliğe başvuran ve zorunlu eğitim döneminde iş sözleşmesi askıda olacağından işsiz kalma riski ile karşı karşıya olmayan işçi bu nedenle işten ayrılsa da kıdem tazminatına hak kazanmayacaktır görüşündeyiz.
_______________________________
1 Bakınız. 1111 Sayılı Askerlik Kanunu Geçici Madde 55/4: “…Bu madde hükümlerinden yararlananlar temel askerlik eğitimi süresince çalıştıkları iş yeri, kurum ve kuruluşlar tarafından aylıksız veya ücretsiz izinli sayılırlar.”.
2 Yeni bedelli askerlik şartlarına en yakın düzenleme daha önce 26.03.1981 tarihinde yapılmıştır. Buna göre de yaş şartını sağlayan işçinin hem belirlenen maddi bedeli ödemesi hem de geçici süreli askeri eğitime katılması gerekmekteydi. Ancak zorunlu askeri eğitim döneminde işçinin izinli sayılıp sayılmayacağına dair bir belirleme bulunmamaktaydı. Bu nedenle işten ayrılmak zorunda kalan işçilerin kıdem tazminatına hak kazandıkları kabul edildi (Bakınız: “…kısa süreli askerlik yükümlülüğü de muvazzaf askerlik ödevi yerine geçmektedir ve kısa dönem askerlik yükümlülüğünü yerine getirmek üzere hizmet akdini fesheden işçi kıdem tazminatına hak kazanacaktır” Yargıtay 9.HD, T.9.6.1983, E.3488, K.5183). 3 Ağustos 2018’de yürürlüğe giren geçici maddede ise zorunlu eğitime katılan işçinin ücretsiz izinli sayılacağı açıkça düzenlenmiş olduğundan bu nedenle işten ayrılmanın kıdem tazminatına hak kazandırmayacağını söylemek mümkündür.
Diğer Haberler
-
15.12.2025
İhbar Süresinde Gerçekleşen Ücret Artışından Çalışanın Yararlanması Mümkün Müdür?
4857 Sayılı İş Kanunu'nun 17. Maddesindeki düzenleme uyarınca; belirsiz süreli iş sözleşmelerinin feshinden önce durumun diğer tarafa bildirilmesi gerekmektedir. Buna göre iş sözleşmeleri;
-
12.12.2025
Borca Batıklık ve Sermaye Kaybı Hesaplamasında Muafiyet Süresi Uzatıldı
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun ("TTK") 376'ncı maddesi, şirketlerde sermaye kaybı ve borca batıklı olma durumunu düzenlemekte olup bu durumlarda uyulacak usul ve esasları ise "6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 376'ncı Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğ" ("TTK m. 376 Tebliği") ile detaylandırılmıştır.
-
8.12.2025
OFAC Nedir? Yatırımcılar İçin Stratejik Önemi Ve Uygulama Alanları
Dünya değiştikçe ve gün geçtikçe, daha da sık karşılaşmaya başladığımız terimlerden biri "OFAC". Küreselleşen dünyada uluslararası alanda yatırım yapmak isteyen kurumlar bir şekilde OFAC'a rastlıyor ya da OFAC ile temas ediyor. Zira, OFAC tarafından uygulanan bu yaptırımlar yalnızca ABD vatandaşları / menşeli şirketleri değil, ABD ile doğrudan veya dolaylı olarak ekonomik - finansal temasta olan kişileri de ilgilendiriyor. Peki nedir bu OFAC?
-
4.12.2025
Ortaklara Borçlar Ve Adat Faturası
1. Adat Nedir? Uygulamada sıklıkla işletmelerin ortaklara borç vermesi işlemi ile karşılaşılmaktadır. İşletmenin ortaklardan alacaklı hale geldiği böyle bir durumda söz konusu alacak miktarına adat faizi hesaplanması ve fatura düzenlenmesi gerekmektedir. Dolasıyla adat, işletme ile ortak/ilgililer arasında gerçekleşen borç-alacak ilişkilerinde işletme kaynaklarının kullanım süresine bağlı olarak faiz tahakkuku hesaplamak ve vergi kaybının telafi edilmesi amacıyla uygulanan bir yöntemdir. Bu hesaplamalar, transfer fiyatlandırması kurallarına uyum, vergi matrahının doğru belirlenmesi ve KDV gibi yasal yükümlülüklerin yerine getirilmesi açısından önem taşır.
-
28.11.2025
Hamiline Yazılı Pay Senetlerinin Merkezi Kayıt Kuruluşuna Bildirim Süreci Ve Yaptırımları
1. Hamiline Yazılı Pay Senetlerin Basımı ve Bildirimi 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun ("Kanun") 484. maddesi uyarınca anonim şirketlerde iki tür pay senedi bulunmaktadır: nama yazılı ve hamiline yazılı pay senetleri. Nama yazılı pay senetlerinde devir işlemi teslim ile gerçekleşirken, hamiline yazılı pay senetlerinin devri için Hamiline Yazılı Pay Senetlerinin Merkezi Kayıt Kuruluşuna Bildirilmesi ve Kayıt Altına Alınması Hakkında Tebliğ ("Tebliğ") uyarınca bazı şartlar getirilmiştir. Tebliğ kapsamında hamiline yazılı payların Merkezi Kayıt Kuruluşu ("MKK") kaydının tamamlanması, yönetim kurulu kararının alınması ve bu kararın ilgili sicil müdürlüğünde tescil ve Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ilan ettirilmesi gerekmektedir.
-
20.11.2025
Birleşme ve Devralma İşlemlerinde Niyet Mektubu Süreci
Birleşme ve devralma ("M&A") işlemleri, hem hukuki hem ticari açıdan çok aşamalı süreçlerdir. Bu süreçte, sözleşme aşamasına geçilmeden önce sözleşme tarafları, işlem iradelerini belirlemek, ticari beklentilerini paylaşmak ve hukuki çerçeveyi oluşturmak için bir hazırlık sürecine girerler. Bu hazırlık süreci, tarafların işlem yapısına ilişkin temel ilkeleri tartıştığı, müzakere stratejilerini belirlediği ve işlem risklerini değerlendirdiği ilk aşamayı oluşturur.
-
14.11.2025
Gerekçeli Karar Hakkının İhlaline Dair Yeni Aym Kararı Resmi Gazete'de Yayınlandı
1. GİRİŞ Gerekçe, yargı kararlarında meselenin, sonuçta gösterilen şekilde çözülmesinin nedenini ve niçinini gösteren kısımdır ve hüküm vermenin bir uzantısıdır.1 Gerekçenin içeriğinin tatmin edici ve tutarlı olması, hukukî dinlenilme hakkının ve adil yargılanma hakkının sağlanması açısından mühimdir. Gerekçeli karar, mahkemenin tarafsızlığını ortaya koymakla; gerçekten, dosya içeriğine, akla ve hukuka uygun düşen bir gerekçe sayesinde taraflar davayı hangi maddî ve hukukî sebeplerden ötürü kaybettiklerini veya kazandıklarını öğrenme ve tatmin olma şansına sahip olacaklardır.
-
7.11.2025
Kapsam Dışı Personel Hakkında Anayasa Mahkemesi Kararı
22.09.2025 Tarihli Resmi Gazete 'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi Kararında;
-
24.10.2025
Asıl ve Alt İşverenin Arabuluculuğa Birlikte Katılma Zorunluluğu Anayasa Mahkemesi Kararı ile Kaldırıldı
Çalışma hayatında iş ilişkilerinin sona ermesi sonrasında işçinin işe iade talebiyle başvurabileceği arabuluculuk sürecine ilişkin önemli bir Anayasa Mahkemesi kararı yayımlanmıştır. Anayasa Mahkemesi, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 3. maddesinin (15) numaralı fıkrasında yer alan, "Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin bulunduğu hâllerde işe iade talebiyle arabulucuya başvurulduğunda, anlaşmanın gerçekleşebilmesi için işverenlerin arabuluculuk görüşmelerine birlikte katılmaları ve iradelerinin birbirine uygun olması gerekir" hükmünün Anayasa'ya aykırı olduğuna karar vermiştir. Söz konusu karar, 17 Ekim 2025 tarihli ve 33050 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanmıştır.
-
23.10.2025
Anayasa Mahkemesi Cumhurbaşkanına Döviz Ve Para Hareketlerini Sınırlama Yetkisi Veren Kanun Hükmünü İptal Etti!
15 Ekim 2025 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi ("Mahkeme")17 Haziran 2025 tarihli, E. 2024/193, K. 2025/136 sayılı kararıyla1 ("Karar") 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun'un ("Kanun") 1. maddesini ("Kambiyo, nukut, esham ve tahvilat alım satımı ve kıymetli madenler ve kıymetli taşlarla bunlardan mamul veya bunları muhtevi her nevi eşya ve kıymetlerin alım satımı, kıymetli madenlerin rafinajı ile tüm bu eşya ve kıymetlerin, ticari senetlerin ve tediyeyi temine yarayan her türlü vasıta ve vesikaların memleketten ihracı veya memlekete ithalinin tanzim ve tahdidine ve Türk Parasının kıymetinin korunması zımnında kararlar ittihazına Cumhurbaşkanı salahiyetlidir.") iptal etmiştir.
-
21.10.2025
Borçlu Dışındaki Kişiye Ait Malların Haczi ve Hukuki Hakların Korunmas
İcra takibi sürecinde borçlunun malvarlığına dahil olmayan üçüncü kişilere ait malların haczi, uygulamada sıkça karşılaşılan ve ciddi mağduriyetlere yol açan bir durumdur. Özellikle eşler arasında mal rejimi kaynaklı belirsizlikler ile birlikte mülkiyet ilişkileri, icra işlemlerinde mülkiyetin kime ait olduğunun doğru şekilde tespitini zorlaştırmaktadır. Bu kapsamda, borçlunun eşinin veya bir başka üçüncü kişinin malı üzerine haciz tatbik edilmesi halinde başvurulabilecek hukuki koruma yollarının en önemlisi istihkak iddiasıdır.
-
20.10.2025
Rekabet Hukuku Çerçevesinde Birleşme ve Devralmalar ve Bildirim Yükümlülüğü
Birleşme ve devralmalar (M&A), şirketlerin büyüme ve yeniden yapılanma stratejilerinin merkezinde yer almaktadır. Şirketlerin gerek ulusal, gerekse uluslararası ölçekte genişleme, pazar paylarını artırma yahut yeni pazarlara giriş yapma amacına hizmet eden bu işlemler, yalnızca ekonomik ve ticari sonuçlar doğurmakla kalmayıp, aynı zamanda ilgili pazardaki rekabet dinamiklerini doğrudan etkileyebilme potansiyeli taşımaktadır. Bu sebeple, birleşme ve devralma işlemleri, pazardaki rekabet yapısını etkileyebilir. Bu özelliğinden dolayı, M&A işlemleri stratejik fırsatlar yaratırken, rekabet düzeninin sürdürülebilirliği açısından da düzenleyici otoritelerin titizlikle değerlendirdiği alanlardan biridir.
-
17.10.2025
OSB Uygulama Yönetmeliğinde Önemli Değişiklik: Katılımcılara Ek Süre İmkânı
17 Ekim 2025 tarihli ve 33050 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan "Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik" ile Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliği'ne Geçici Madde 13 eklenmiştir. Bu yeni düzenleme, yapı ruhsatı veya işyeri açma ve çalışma ruhsatı almamış OSB katılımcılarına belirli şartlar altında ek süre tanınmasına olanak sağlamaktadır.
-
15.10.2025
Ticari Defterlerin Elektronik Ortamda Tutulma Yükümlülüğünde Güncel Durum
1. GİRİŞ 20 Eylül 2025 tarihli ve 33023 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “İşletmenin Muhasebesiyle İlgili Olmayan Ticari Defterlerin Elektronik Ortamda Tutulması Hakkında Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ” ("Değişiklik Tebliği") ile, 14 Şubat 2025 tarihli ve 32813 sayılı “İşletmenin Muhasebesiyle İlgili Olmayan Ticari Defterlerin Elektronik Ortamda Tutulması Hakkında Tebliğ”e (“Tebliğ") önemli değişiklikler getirilmiştir.
-
25.9.2025
İşe İade Kararı Sonrası İşverenin Yapması Gereken Sgk İşlemleri
Kesinleşen işe iade kararını tebliğ alarak 10 iş günü içinde işe başlama iradesini işverene ileten işçiyi, İşveren işe başlatabileceği gibi işe başlatmayarak mahkeme kararında tespit edilen 4 aylık boşta geçen süre ücretinin yanı sıra işe başlatmama tazminatını da ödeyebilir. Görüldüğü üzere işverenin bu durumda iki seçimlik hakkı bulunmakla birlikte SGK nezdinde yapılacak işlemler her iki durumda da birbirinden farklıdır.