SOSYAL MEDYA DÜZENLEMESİ OLARAK DA BİLİNEN 5651 SAYILI KANUN’DA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER NELER GETİRİYOR? 05 Ağustos 2020
Kamuoyunda sosyal medya düzenlemesi olarak bilinen ve 5651 sayılı Kanun'da sosyal ağsağlayıcılarına ne gibi yükümlülükler getirilmiştir?
Kamuoyunda sosyal medya düzenlemesi olarak bilinen ve 5651 Sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunda (Kanun) Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (“Düzenleme”), 31/7/2020 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlandı. Söz konusu Düzenleme ile sosyal medya platformları kapsamında yapılan değişiklikleri aşağıdaki şekilde aktarmak isteriz.
Sosyal Ağ Sağlayıcı Tanımı Nedir? Hangi Platformlar Sosyal Ağ Sağlayıcıdır?
Yapılan en önemli değişikliklerden biri Kanun’a sosyal ağ sağlayıcı tanımının getirilmesidir. Sosyal ağ sağlayıcı “Sosyal etkileşim amacıyla kullanıcıların internet ortamında metin, görüntü, ses, konum gibi içerikleri oluşturmalarına, görüntülemelerine veya paylaşmalarına imkân sağlayan gerçek veya tüzel kişiler” olarak tanımlanmıştır. Tahmin edildiği üzere Facebook, Twitter, Instagram gibi sosyal medya platformları bu tanıma uyduğu için, söz konusu bu sosyal medya platformları da, Kanun’da belirtilen sorumlulukları yerine getirmekle yükümlü olacaklardır.
Düzenleme Yurtdışı Kaynaklı Sosyal Ağ Sağlayıcılara Hangi Sorumlulukları Yüklemektedir?
Yapılan düzenleme ile Türkiye’den günlük erişimi bir milyondan fazla olan yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcıların; Kurum, Birlik, adli veya idari makamlarca gönderilecek tebligat, bildirim veya taleplerin gereğinin yerine getirilmesi ve kişiler tarafından bu Kanun kapsamında yapılacak başvuruların cevaplandırılması ve diğer yükümlülüklerin yerine getirilmesinin temini için yetkili en az bir kişiyi Türkiye’de temsilci olarak belirlemeleri, bu kişinin iletişim bilgilerine doğrudan erişilebilecek şekilde internet sitesinde yer vermeleri ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK)’na bildirmeleri gerekiyor. Bir diğer ayrıntı ise bu temsilcinin gerçek kişi olması hâlinde Türk vatandaşı olması zorunluluğunun bulunmasıdır.
Bir diğer önemli düzenleme ise sosyal ağ sağlayıcıların zarardan doğrudan sorumlu tutulabilecek olmalarıdır. Eğer hâkim veya mahkeme kararıyla hukuka aykırı olduğu tespit edilen içeriğin sosyal ağ sağlayıcıya bildirilmesi durumunda, bildirime rağmen yirmi dört saat içinde içeriği çıkarmayan veya erişimi engellemeyen sosyal ağ sağlayıcı, doğan zararların tazmin edilmesinden sorumlu tutulabilecektir
Yurtdışı Kaynaklı Sosyal Ağ Sağlayıcılar Türkiye’de en az bir temsilci belirlemez ise hangi Yaptırımlar öngörülüyor?
Yurtdışı kaynaklı Sosyal Ağ Sağlayıcı tarafından temsilci belirleme ve bildirme yükümlülüğü yerine getirilmez ise, sırasıyla aşağıdaki yaptırımlar sırasıyla gündeme gelecektir.
(i) Bildirim: Yurtdışı kaynaklı Sosyal Ağ Sağlayıcı tarafından temsilci belirleme ve bildirme yükümlülüğü yerine getirilmez ise, BTK tarafından öncelikle kendisine bildirimde bulunulacak.
(ii) 40 Milyon TL’ye Varan İdari Para Cezası: Bildirimden itibaren otuz gün içinde bu yükümlülük yerine getirilmez ise, sosyal ağ sağlayıcıya, on milyon Türk lirası idari para cezası verilecektir. Verilen bu idari para cezasının, tebliğinden itibaren otuz gün içinde bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi hâlinde ise otuz milyon Türk lirası daha idari para cezası verilecektir.
(iii) Reklam Yasağı: İkinci kez verilen idari para cezasının tebliğinden itibaren otuz gün içinde bu yükümlülüğün yine yerine getirilmesi halinde ise, Türkiye’de mukim vergi mükellefi olan gerçek ve tüzel kişilerin ilgili sosyal ağ sağlayıcısına yeni reklam vermesi yasaklanacaktır.
(iv) Bant Genişliği Daraltılması: Reklam yasağı kararının verildiği tarihten itibaren üç ay içinde de, bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi hâlinde sosyal ağ sağlayıcının internet trafiği bant genişliğinin yüzde elli oranında daraltılması söz konusu olabilecektir. Sulh Ceza hâkimi tarafından verilecek bu kararın uygulanmasından itibaren otuz gün içinde söz konusu yükümlülüğü yerine getirmeyen sosyal ağ sağlayıcının internet trafiği bant genişliği bu sefer yüzde doksan oranına kadar daraltılabilecektir.
Yurtdışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcı temsilci belirleme ve bildirme yükümlülüğünün yerine getirdiği noktada ise; verilen idari para cezalarının dörtte biri tahsil edileceği, reklam yasağının kaldırılacağı ve bant genişliğinin daraltılmasına dair verilen hâkim kararları kendiliğinden hükümsüz kalacaktır.
Verilerin Türkiye’de barındırılmasına yönelik bir zorunluluk mevcut mudur?
Düzenleme, Türkiye’den günlük erişimi bir milyondan fazla olan yurt içi veya yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcılarının, Türkiye’deki kullanıcıların verilerini, Türkiye’de barındırma yönünde gerekli tedbirleri alması gerektiği yönünde hüküm de içermektedir. Ancak bu husus yerine getirilmediği noktada uygulanacak herhangi bir yaptırım düzenlemede yer almamaktadır.
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Tarafından Sosyal Ağ Sağlayıcıları için Verilen İdari Para Cezaları Nasıl Tebliğ Edilecek?
Yapılan düzenleme ile Kanun’un 3. Maddesine eklenen madde ile yurtdışında bulunan sosyal ağ sağlayıcılarına BTK tarafından verilen idari para cezaları, sosyal ağ sağlayıcılarının, internet sayfalarındaki iletişim araçları, alan adı, IP adresi ve benzeri kaynaklarla elde edilen bilgileri üzerinden elektronik posta veya diğer iletişim araçları ile bildirim yapılabilmesinin önü açıldı. BTK tarafından yapılacak bu bildirim 7201 sayılı Tebligat Kanunu’na göre yapılan resmi tebligat hükmünde olacaktır. Düzenlemede, bu bildirimin yapıldığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda tebligatın yapılmış sayılacağı belirtilmiştir.
Sosyal Ağ Sağlayıcılarına Getirilen Cevap Verme Yükümlülüğü Nedir?
Düzenleme ile Türkiye’den günlük erişimi bir milyondan fazla olan yurt içi veya yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcılarına, Kanun’un 9 ve 9/A maddesi kapsamındaki içeriklere yönelik (özel hayatının gizliliğinin ihlal edildiği ya da kişilik haklarının ihlal edildiği içerikler) olarak kişiler tarafından kendisine iletilen içeriğin çıkarılmasını ve/veya erişimin engellenmesine yönelik talepleri en geç 48 saat içerisinde olumlu ya da olumsuz yanıtlama yükümlülüğü getirilmiştir. Sosyal ağ sağlayıcının cevabı olumsuz ise gerekçesini de açıklaması gerekecektir.
Sosyal Ağ Sağlayıcı’nın Rapor Hazırlama ve Sunma Yükümlülüğü Nedir?
Türkiye’den günlük erişimi bir milyondan fazla olan yurt içi veya yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcıları, kendisine bildirilen içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi kararlarının uygulanması ve kişiler tarafından iletilen içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi başvurularına ilişkin istatistiksel ve kategorik bilgileri içeren Türkçe dilinde rapor hazırlayacaklardır. Bu raporların altı aylık dönemlerle BTK’ya bildirilmesi ve aynı zamanda hazırladıkları raporları kişisel verilerden arındırılmak suretiyle sosyal ağ sağlayıcının kendi internet sitesinde de yayınlamaları gerektiği de getirilen düzenlemeler arasındadır.
İlişkilendirmeme Düzenlemesi Nedir?
Düzenleme ile kamuoyunda unutulma hakkı olarak lanse edilen bir hüküm daha getirildi. Bu hükme göre, internet ortamında yapılan yayın içeriği nedeniyle kişilik hakları ihlal edilenler adlarının internet adresi ile ilişkilendirilmemesini talep edebileceklerdir. Hâkim, bu talebi kabul eder ise başvuranın adının karara konu internet adresi ile ilişkilendirilmemesine karar verebilecektir. Hakimin, verdiği kararda, Erişim Sağlayıcıları Birliği tarafından hangi arama motorlarına bildirim yapılacağının yani hangi arama motorlarındaki ilişkilendirmenin sona erdirileceğini ise göstermesi gerekecektir.
İçeriğin Kaldırılması Nedir?
Kanun’da mevcutta bulunan içeriğin engellenmesi tanımına ilave olarak yapılan düzenleme, içeriğin kaldırılması tanımını getirdi. Bu düzenleme ile Kanun’un 8. Maddesinde düzenlenen suçlar ve 9. Maddesinde belirtilen kişilik haklarını ihlal eden hallerde içeriğin çıkarılması mümkün ise artık erişimin engellenmesi yerine içeriğin çıkarılması yani silinmesi kararının verilmesi imkânı sağlandı.
İçeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi kararları ise içerik sağlayıcılar ve yer sağlayıcılar tarafından yerine getirilecek. Yapılan düzenleme, bu yerine getirme süresini de azami 4 saat olarak belirlemektedir. Yani, söz konusu kararların gereğini, içerik sağlayıcıların ve yer sağlayıcıların derhal ve en geç 4 saat içinde yerine getirmesi gerekecektir.
Düzenleme Ne Zaman Yürürlüğe Giriyor ?
Yurtdışı kaynaklı Sosyal Ağ Sağlayıcılarına yönelik yükümlülük ve idari yaptırımlara dair öngörülen düzenlemeler, 01.10.2020 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir. Diğer düzenlemeler ise 31/7/2020 tarihi itibariyle yürürlüğe girmiş durumdadır.
Diğer Haberler
-
15.12.2025
İhbar Süresinde Gerçekleşen Ücret Artışından Çalışanın Yararlanması Mümkün Müdür?
4857 Sayılı İş Kanunu'nun 17. Maddesindeki düzenleme uyarınca; belirsiz süreli iş sözleşmelerinin feshinden önce durumun diğer tarafa bildirilmesi gerekmektedir. Buna göre iş sözleşmeleri;
-
12.12.2025
Borca Batıklık ve Sermaye Kaybı Hesaplamasında Muafiyet Süresi Uzatıldı
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun ("TTK") 376'ncı maddesi, şirketlerde sermaye kaybı ve borca batıklı olma durumunu düzenlemekte olup bu durumlarda uyulacak usul ve esasları ise "6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 376'ncı Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğ" ("TTK m. 376 Tebliği") ile detaylandırılmıştır.
-
8.12.2025
OFAC Nedir? Yatırımcılar İçin Stratejik Önemi Ve Uygulama Alanları
Dünya değiştikçe ve gün geçtikçe, daha da sık karşılaşmaya başladığımız terimlerden biri "OFAC". Küreselleşen dünyada uluslararası alanda yatırım yapmak isteyen kurumlar bir şekilde OFAC'a rastlıyor ya da OFAC ile temas ediyor. Zira, OFAC tarafından uygulanan bu yaptırımlar yalnızca ABD vatandaşları / menşeli şirketleri değil, ABD ile doğrudan veya dolaylı olarak ekonomik - finansal temasta olan kişileri de ilgilendiriyor. Peki nedir bu OFAC?
-
4.12.2025
Ortaklara Borçlar Ve Adat Faturası
1. Adat Nedir? Uygulamada sıklıkla işletmelerin ortaklara borç vermesi işlemi ile karşılaşılmaktadır. İşletmenin ortaklardan alacaklı hale geldiği böyle bir durumda söz konusu alacak miktarına adat faizi hesaplanması ve fatura düzenlenmesi gerekmektedir. Dolasıyla adat, işletme ile ortak/ilgililer arasında gerçekleşen borç-alacak ilişkilerinde işletme kaynaklarının kullanım süresine bağlı olarak faiz tahakkuku hesaplamak ve vergi kaybının telafi edilmesi amacıyla uygulanan bir yöntemdir. Bu hesaplamalar, transfer fiyatlandırması kurallarına uyum, vergi matrahının doğru belirlenmesi ve KDV gibi yasal yükümlülüklerin yerine getirilmesi açısından önem taşır.
-
28.11.2025
Hamiline Yazılı Pay Senetlerinin Merkezi Kayıt Kuruluşuna Bildirim Süreci Ve Yaptırımları
1. Hamiline Yazılı Pay Senetlerin Basımı ve Bildirimi 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun ("Kanun") 484. maddesi uyarınca anonim şirketlerde iki tür pay senedi bulunmaktadır: nama yazılı ve hamiline yazılı pay senetleri. Nama yazılı pay senetlerinde devir işlemi teslim ile gerçekleşirken, hamiline yazılı pay senetlerinin devri için Hamiline Yazılı Pay Senetlerinin Merkezi Kayıt Kuruluşuna Bildirilmesi ve Kayıt Altına Alınması Hakkında Tebliğ ("Tebliğ") uyarınca bazı şartlar getirilmiştir. Tebliğ kapsamında hamiline yazılı payların Merkezi Kayıt Kuruluşu ("MKK") kaydının tamamlanması, yönetim kurulu kararının alınması ve bu kararın ilgili sicil müdürlüğünde tescil ve Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ilan ettirilmesi gerekmektedir.
-
20.11.2025
Birleşme ve Devralma İşlemlerinde Niyet Mektubu Süreci
Birleşme ve devralma ("M&A") işlemleri, hem hukuki hem ticari açıdan çok aşamalı süreçlerdir. Bu süreçte, sözleşme aşamasına geçilmeden önce sözleşme tarafları, işlem iradelerini belirlemek, ticari beklentilerini paylaşmak ve hukuki çerçeveyi oluşturmak için bir hazırlık sürecine girerler. Bu hazırlık süreci, tarafların işlem yapısına ilişkin temel ilkeleri tartıştığı, müzakere stratejilerini belirlediği ve işlem risklerini değerlendirdiği ilk aşamayı oluşturur.
-
14.11.2025
Gerekçeli Karar Hakkının İhlaline Dair Yeni Aym Kararı Resmi Gazete'de Yayınlandı
1. GİRİŞ Gerekçe, yargı kararlarında meselenin, sonuçta gösterilen şekilde çözülmesinin nedenini ve niçinini gösteren kısımdır ve hüküm vermenin bir uzantısıdır.1 Gerekçenin içeriğinin tatmin edici ve tutarlı olması, hukukî dinlenilme hakkının ve adil yargılanma hakkının sağlanması açısından mühimdir. Gerekçeli karar, mahkemenin tarafsızlığını ortaya koymakla; gerçekten, dosya içeriğine, akla ve hukuka uygun düşen bir gerekçe sayesinde taraflar davayı hangi maddî ve hukukî sebeplerden ötürü kaybettiklerini veya kazandıklarını öğrenme ve tatmin olma şansına sahip olacaklardır.
-
7.11.2025
Kapsam Dışı Personel Hakkında Anayasa Mahkemesi Kararı
22.09.2025 Tarihli Resmi Gazete 'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi Kararında;
-
24.10.2025
Asıl ve Alt İşverenin Arabuluculuğa Birlikte Katılma Zorunluluğu Anayasa Mahkemesi Kararı ile Kaldırıldı
Çalışma hayatında iş ilişkilerinin sona ermesi sonrasında işçinin işe iade talebiyle başvurabileceği arabuluculuk sürecine ilişkin önemli bir Anayasa Mahkemesi kararı yayımlanmıştır. Anayasa Mahkemesi, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 3. maddesinin (15) numaralı fıkrasında yer alan, "Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin bulunduğu hâllerde işe iade talebiyle arabulucuya başvurulduğunda, anlaşmanın gerçekleşebilmesi için işverenlerin arabuluculuk görüşmelerine birlikte katılmaları ve iradelerinin birbirine uygun olması gerekir" hükmünün Anayasa'ya aykırı olduğuna karar vermiştir. Söz konusu karar, 17 Ekim 2025 tarihli ve 33050 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanmıştır.
-
23.10.2025
Anayasa Mahkemesi Cumhurbaşkanına Döviz Ve Para Hareketlerini Sınırlama Yetkisi Veren Kanun Hükmünü İptal Etti!
15 Ekim 2025 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi ("Mahkeme")17 Haziran 2025 tarihli, E. 2024/193, K. 2025/136 sayılı kararıyla1 ("Karar") 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun'un ("Kanun") 1. maddesini ("Kambiyo, nukut, esham ve tahvilat alım satımı ve kıymetli madenler ve kıymetli taşlarla bunlardan mamul veya bunları muhtevi her nevi eşya ve kıymetlerin alım satımı, kıymetli madenlerin rafinajı ile tüm bu eşya ve kıymetlerin, ticari senetlerin ve tediyeyi temine yarayan her türlü vasıta ve vesikaların memleketten ihracı veya memlekete ithalinin tanzim ve tahdidine ve Türk Parasının kıymetinin korunması zımnında kararlar ittihazına Cumhurbaşkanı salahiyetlidir.") iptal etmiştir.
-
21.10.2025
Borçlu Dışındaki Kişiye Ait Malların Haczi ve Hukuki Hakların Korunmas
İcra takibi sürecinde borçlunun malvarlığına dahil olmayan üçüncü kişilere ait malların haczi, uygulamada sıkça karşılaşılan ve ciddi mağduriyetlere yol açan bir durumdur. Özellikle eşler arasında mal rejimi kaynaklı belirsizlikler ile birlikte mülkiyet ilişkileri, icra işlemlerinde mülkiyetin kime ait olduğunun doğru şekilde tespitini zorlaştırmaktadır. Bu kapsamda, borçlunun eşinin veya bir başka üçüncü kişinin malı üzerine haciz tatbik edilmesi halinde başvurulabilecek hukuki koruma yollarının en önemlisi istihkak iddiasıdır.
-
20.10.2025
Rekabet Hukuku Çerçevesinde Birleşme ve Devralmalar ve Bildirim Yükümlülüğü
Birleşme ve devralmalar (M&A), şirketlerin büyüme ve yeniden yapılanma stratejilerinin merkezinde yer almaktadır. Şirketlerin gerek ulusal, gerekse uluslararası ölçekte genişleme, pazar paylarını artırma yahut yeni pazarlara giriş yapma amacına hizmet eden bu işlemler, yalnızca ekonomik ve ticari sonuçlar doğurmakla kalmayıp, aynı zamanda ilgili pazardaki rekabet dinamiklerini doğrudan etkileyebilme potansiyeli taşımaktadır. Bu sebeple, birleşme ve devralma işlemleri, pazardaki rekabet yapısını etkileyebilir. Bu özelliğinden dolayı, M&A işlemleri stratejik fırsatlar yaratırken, rekabet düzeninin sürdürülebilirliği açısından da düzenleyici otoritelerin titizlikle değerlendirdiği alanlardan biridir.
-
17.10.2025
OSB Uygulama Yönetmeliğinde Önemli Değişiklik: Katılımcılara Ek Süre İmkânı
17 Ekim 2025 tarihli ve 33050 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan "Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik" ile Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliği'ne Geçici Madde 13 eklenmiştir. Bu yeni düzenleme, yapı ruhsatı veya işyeri açma ve çalışma ruhsatı almamış OSB katılımcılarına belirli şartlar altında ek süre tanınmasına olanak sağlamaktadır.
-
15.10.2025
Ticari Defterlerin Elektronik Ortamda Tutulma Yükümlülüğünde Güncel Durum
1. GİRİŞ 20 Eylül 2025 tarihli ve 33023 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “İşletmenin Muhasebesiyle İlgili Olmayan Ticari Defterlerin Elektronik Ortamda Tutulması Hakkında Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ” ("Değişiklik Tebliği") ile, 14 Şubat 2025 tarihli ve 32813 sayılı “İşletmenin Muhasebesiyle İlgili Olmayan Ticari Defterlerin Elektronik Ortamda Tutulması Hakkında Tebliğ”e (“Tebliğ") önemli değişiklikler getirilmiştir.
-
25.9.2025
İşe İade Kararı Sonrası İşverenin Yapması Gereken Sgk İşlemleri
Kesinleşen işe iade kararını tebliğ alarak 10 iş günü içinde işe başlama iradesini işverene ileten işçiyi, İşveren işe başlatabileceği gibi işe başlatmayarak mahkeme kararında tespit edilen 4 aylık boşta geçen süre ücretinin yanı sıra işe başlatmama tazminatını da ödeyebilir. Görüldüğü üzere işverenin bu durumda iki seçimlik hakkı bulunmakla birlikte SGK nezdinde yapılacak işlemler her iki durumda da birbirinden farklıdır.