YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARI IŞIĞI ALTINDA KÖTÜLEME YOLU İLE HAKSIZ REKABETİN SINIRLARI 09 Ocak 2021
Haksız rekabet, ekonomik düzenin taraflarının dürüstlük kuralına aykırı olan ve bir taraf aleyhine rekabeti bozan hareket ve fiillerin tümünü ifade etmektedir. Haksız rekabetin varlığı için tarafların rakip olmaları, failin haksız rekabetten yarar sağlaması yahut eylemi gerçekleştirenin kusurlu olması zorunlu değildir. Haksız rekabetin varlığı için esas olan; ekonomik rekabet etme hakkının dürüstlük kuralına aykırı olarak kullanılmasıdır. |
Haksız rekabet kuralları, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu 54. ila 63 maddeleri arasında düzenlenmiştir. Türk Ticaret Kanunu’nun “amaç ve ilke” başlıklı 54. Madde hükmü, haksız rekabete ilişkin genel ilkeyi ortaya koymaktadır. Buna göre; “rakipler arasında ve tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır.” Bu genel ilkenin devamında uygulamada sık karşılaşılan, dürüstlük kuralına aykırı bazı haksız rekabet eylemleri sıralanmıştır. |
6102 sayılı TTK’nın 55/1-a maddesi gereğince; “ Başkalarını veya onların mallarını, iş ürünlerini, fiyatlarını, faaliyetlerini veya ticari işlerini yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamalarla kötülemek" haksız rekabettir. Buradaki “kötüleme” kavramı, genel bir ifade ile bir kişinin ticari hayatı hakkında olumsuz izlenim yaratacak davranışları ifade etmektedir. Madde metninden de anlaşılacağı üzere, bu madde kapsamında haksız rekabetin oluşabilmesi için başkalarının faaliyetini gereksiz yere incitici açıklamalarla kötülemek gerekmektedir. Madde gerekçesine göre kötüleme, somut olaya göre karalamayı, perdelemeyi, değerini küçümsetmeyi ve düşürtmeyi kapsar. Dolayısıyla başkalarını veya onların mallarını, fiyatlarını, iş ürünlerini, faaliyetlerini veya ticari işlerini; karalama, perdeleme veya küçümseme "kötüleme" kapsamında değerlendirilir. Kötüleme beyanının haksız rekabet teşkil edebilmesi için bu beyanın; yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamalarla yapılması gerekmektedir. Öncelikle aranan temel husus yapılan beyanın “gerçek dışı” olmasıdır. Bir başka deyişle açıklamaların gerçek olması halinde haksız rekabet oluşmayacağı gözetilecektir. Yargıtay güncel içtihatları incelendiğinde; beyan gerçek ise bu durumda haksız rekabetten bahsedilemeyeceğine ilişkin tereddütte mahal vermeyecek şekilde görüş birliğine varıldığı görülmektedir. |
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 10/06/2020 tarih, 2017/39 E. ve 2020/396 K. sayılı ilamında da belirtildiği üzere; maddedeki “kötüleme”’nin “haksız rekabet” olarak nitelendirilebilmesi için öncelikle bir beyanın (açıklamanın) olması; bu beyanın başkalarının şahsı, emtiası, iş mahsulleri, faaliyetleri yahut ticari işleri hakkında olması; nihayet bu beyanın yanlış, yanıltıcı veya lüzumsuz yere incitici olması gerekir. Yanlış beyan, içeriği gerçekle bağdaşmayan, belirli bir vakıa veya olay ya da durum hakkında içeriği objektif olarak yanlış olan açıklamalardır. Yanıltıcı beyan, mahiyeti, tarzı ve içeriği birlikte değerlendirildiğinde açıklamanın muhatabının hataya düşmesine sebep olabilecek, yanlış izlenim bırakabilecek açıklamalardır. Lüzumsuz yere incitici beyan ise içeriği doğru olmakla birlikte ölçüsüz bir şekilde ve amacını aşarak kişi, faaliyetleri, iş ürünleri vb. hakkında olumsuz intiba yaratan açıklamalardır. (Suluk, Cahit / Karasu, Rauf / Nal, Temel: Fikri Mülkiyet Hukuku, Ankara, 2017, s.428) |
Açıklamanın “yanlış” olup olmadığını tespit bakımından yegâne ölçüt gerçekle bağdaşıp bağdaşmadığıdır. Açıklama gerçek ise bu durumda haksız rekabetten bahsedilemez. Buna karşılık açıklamanın “yanıltıcı” olup olmadığı veya “lüzumsuz yere incitici” olup olmadığı tespit edilirken kullanılacak ölçüt açıklamanın orta yetenekteki olağan muhatabıdır. |
Başka bir deyişle açıklama hangi kişi grubuna yapılıyor ise o kişi grubuna mensup orta yetenekteki bir kişinin açıklamayı anlama biçimi esas alınacaktır. Dolayısıyla bir açıklamanın belirli kişi veya kişiler tarafından ne şekilde algılandığı değil, açıklamanın orta yetenekteki olağan muhatabının algılama şekli önemlidir. (Ülgen, Hüseyin / Helvacı, Mehmet / Kendigelen, Abuzer / Kaya, Aslan / Nomer Ertan, Füsun: Ticari İşletme Hukuku, İstanbul, 2015, s. 540) |
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 10/06/2020 tarih, 2017/39 E. ve 2020/396 K. Sayılı ilamına konu uyuşmazlıkta; davacı dava dilekçesinde, davalı şirketten liman vinci satın aldığını, diğer davalının ise bu vince servis ve yedek parça hizmeti verdiğini, mobil vincin garanti süresi dolduğu ve kendisinden servis hizmeti alınmadığı hâlde vincin silindiri üzerinde ultrason kontrolü yapıldığı ve silindirde çatlak olduğu iddiasıyla silindirin derhal değiştirilmesi gerektiğinin davacıya bildirildiğini, bunun üzerine müvekkilinin özel bir şirkete inceleme yaptırarak silindir üzerinde çatlak olmadığı konusunda rapor aldığını, buna rağmen davalıların vinçte çatlak olduğu iddialarını vincin çalışmakta bulunduğu Liman İşletmesine bildirdiğini, müvekkiline ait vinçte gerçekte herhangi bir arıza olmadığı hâlde davalıların arıza varmış gibi Liman İşletmesi’ne bilgi vermesinin haksız rekabet oluşturduğunu ileri sürerek davalıların eyleminin haksız rekabet olduğunun tespiti ile men'ine karar verilmesini talep etmiş, yerel mahkeme eylemin davacının ticari itibarını zedelediği ve haksız rekabete neden olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, taraflar kararı temyiz yoluna taşımış, tarafların tüm temyiz itirazları reddedilerek karar onanmıştır. |
Davalı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, yerel mahkemece yargılama safhasında alınan bilirkişi raporunda iki ayrı ultrason cihazıyla yapılan ölçümler sonucunda hidrolik silindirde çatlak bulunduğunun açıkça tespit edildiğini belirtmiştir. Bunun üzerine yüksek mahkeme tarafından, davalılarca davacının iş yaptığı firmaya güvenlik uyarısında bulunulmasının onun emtiasını, iş mahsulünü, faaliyetini yahut ticari işlerini yanlış, yanıltıcı veya lüzumsuz beyanlarla kötüleme olarak nitelendirilmesi söz konusu olamayacağı yönünde karar verilmiştir. Bu nedenle de yüksek mahkeme, yerel mahkemenin kabulünün aksine davalı tarafça liman işletmesine yazılan yazının içeriği itibarıyla da davacı hakkında yanlış, yanıltıcı veya incitici bir beyana da rastlanmamakla davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yanlış değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmesini hatalı bularak yerel mahkeme kararını bozmuştur. |
Yerel mahkeme önceki gerekçelerle kararında direnmiş, uyuşmazlık Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’na taşınmıştır. |
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, “bilirkişilerce dava konusu vincin silindiri üzerinde çatlak olduğunun tespit edilmesi karşısında davalılar tarafından Liman İşletmesi’ne güvenlik uyarısında bulunulmasının davacının kişiliğini, emtiasını, iş mahsulünü, faaliyetini yahut ticari işlerini yanlış, yanıltıcı veya lüzumsuz beyanlarla kötüleme olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığı, davalıların beyanının yanlış olmadığı tespit edilmekle birlikte bu beyanın yanıltıcı veya lüzumsuz olmadığı da anlaşılmaktadır” gerekçeleri ile davaya konu bildirimin haksız rekabet teşkil etmediğine karar vermiştir. |
Bahsi geçen kararda da açıkça görüleceği üzere haksız rekabete konu beyanın doğruluğu esas alınmış; taraflar arasındaki akdi ilişkinin ifası esnasında meydana gelen soruna yönelik yapılan bildirimin davacının kişiliğini, emtiasını, iş mahsulünü, faaliyetini yahut ticari işlerini yanlış, yanıltıcı veya lüzumsuz beyanlarla kötüleme olarak nitelendirilmesinin mümkün olamayacağı vurgulanmıştır. Dolayısıyla, bir mal ya da hizmete ilişkin ayıp, hata veyahut işlevsizliğin ilgili üçüncü kişilere doğru içerikle bildirilmesi, haksız rekabet kapsamında değerlendirilemeyecektir. |
Diğer Haberler
-
15.3.2024
8. Yargı Paketi İle Getirilen Yeni Düzenlemeler
Kamuoyunda "8. Yargı Paketi" olarak bilinen değişiklik ve yeni düzenlemeleri barındıran 7499 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ("Kanun"), 12 Mart 2024 tarihli ve 32487 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanmıştır. Bu yazımızda, Kanun ile birlikte 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ("CMK"), 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu ("TCK"), 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (TMK), 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ("İİK") ve 6384 sayılı Tazminat Komisyonunun Görevleri ile Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Kanun kapsamında yapılan değişiklikleri ele alacağız.
-
12.3.2024
KVKK'da Değişiklikler Resmi Gazete'de Yayımlandı
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu'nda ("KVKK") önemli değişiklikler içeren 7499 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ("7499 sayılı Kanun") 12.03.2024 tarihli Resmi Gazetede yayımlandı.
-
5.3.2024
Dövizle Ödeme Yasağında Esneme Kararı
Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ'de ("Tebliğ") Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ, 28 Şubat 2024 Tarihli ve 32474 Sayılı Resmî Gazete'de yayımlandı. Böylelikle, söz konusu değişiklik ile Tebliğ'in, pay devirleri dahil olmak üzere pek çok menkul satış işlemini kapsamına alan 8 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası değiştirilerek, menkul satışlardaki döviz cinsinden ödeme yasağının kapsamı esnetildi.
-
9.2.2024
İş Sağlığı Ve Güvenliği Kanuna Dayalı Yönetmeliklerde Değişiklikler Yapıldı
4 Şubat 2024 tarihli 32450 sayılı Resmi Gazetede 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununa dayalı olarak çıkarılan bazı yönetmeliklerde değişiklik yapılmıştır:
-
1.2.2024
Türk Rekabet Kurulu 2023 Yılı Birleşme Ve Devralma Görünüm Raporu Yayımlandı
Türk Rekabet Kurumu, Rekabet Kurulu tarafından 2023 yılında gerçekleştirilen birleşme, devralma ve özelleştirme işlemlerine ilişkin raporunu ("Rapor") 5 Ocak 2024 tarihinde yayımladı.
-
31.1.2024
Reklam Kurulu'ndan İndirimli Satış Reklamlarına İlişkin Önemli İlke Kararı
Reklam Kurulu 9 Ocak 2024 tarihinde gerçekleştirilen yılın ilk toplantısında, perakende ticaret sektöründe haksız rekabete yol açan, yanıltıcı reklam ve uygulamalarla tüketici mağduriyetlerinin önlenmesi amacıyla "Fiyat Bilgisi İçeren Reklamlar ile İndirimli Satış Reklamları ve Ticari Uygulamaları Hakkında Kılavuz"da değişiklik gerçekleştirerek indirimli satış reklamlarına ilişkin önemli bir ilke kararı aldı.
-
19.1.2024
Halka Arz Şartlarında Mali Eşikler Güncellendi
Son dönemin popüler finans kaynağı halka arz işleminde aranan mali sınırlar hem Sermaye Piyasası Kurulu ("SPK") hem de Borsa İstanbul ("BIST") tarafından güncellendi.
-
17.1.2024
Markanın İptaline Karar Verme Yetkisi Türk Patent ve Marka Kurumu'na Geçti!
10 Ocak 2017 tarihli 29944 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sınai Mülkiyet Kanunu'nun ("SMK") 192/1 (a) bendinde, Kanun'un ''İptal Halleri ve İptal Talebi'' başlıklı 26. Maddesinin yürürlüğe girmesi yedi yıl sonraya ertelenmiş, SMK Geçici 4. Madde ile 10 Ocak 2024 tarihine kadar markanın iptaline karar verme yetkisinin doğrudan Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemelerince kullanılacağı öngörülmüştü.
-
16.1.2024
Egemenoğlu Hukuk Bürosu / Internship Application
We are pleased to announce the opening of internship applications at Egemenoğlu Hukuk Bürosu. Legal Internship Application Deadline: March 15 Summer Internship Application Deadline: March 29 Prospective candidates are requested to submit their CVs either through our website www.egemenoglu.av.tr or by sending them to info@egemenoglu.av.tr.
-
12.1.2024
Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları (TSRS) Ve TSRS'lerin Uygulama Kapsamı Resmî Gazetede Yayımlandı
29.12.2023 tarihli ve 32414 sayılı Resmi Gazete'de Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (KGK); Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları'nı duyurarak sürdürülebilirlik raporlarında izlenmesi gereken ilkeleri belirledi.
-
11.1.2024
2024 Yılı İtibariyle Yürürlüğe Giren Ve/ Veya Süre Uzatımına Konu Olan Önemli Düzenlemeler
5746 sayılı ve 6550 sayılı kanunlar gereğince Ar-Ge, yenilik ve tasarım faaliyetlerinde kullanılmak üzere edinilen yeni makina ve teçhizat ile yatırım teşvik belgesi ile elde edilen yeni makina ve teçhizatlara uygulanacak amortisman (yıpranmaya ilişkin gider gösterme) oran ve süreleri, Maliye Bakanlığınca tespit ve ilan edilen faydalı ömür sürelerinin yarısı dikkate alınarak daha yüksek amortisman ile hesaplanma süresi 7491 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 16. Maddesiyle 31/12/2024 tarihine kadar uzatılmıştır.
-
19.12.2023
Perakende Ticaretinde Uygulanacak İlke ve Kurallar Yeniden düzenlendi
Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan ve 14.12.2023 tarihinde resmî gazetede yayımlanan "Perakende Ticarette Uygulanacak İlke ve Kurallar Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik" ile perakende ticaretinin ilke ve kurallarında önemli değişikliklere gidilmiştir.
-
18.11.2023
Alışveriş Sırasında Müşterilere Sms İle Doğrulama Kodu Gönderilmesine Kurumdan Uyarı
Kişisel Verileri Koruma Kurumu ("Kurum") tarafından Mağazalarda Alışveriş Sırasında İlgili Kişilere SMS ile Doğrulama Kodu Gönderilmesi Suretiyle Kişisel Verilerin İşlenmesine İlişkin Kamuoyu Duyurusu ("Duyuru") yayımlandı.
-
14.11.2023
"6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 376. Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ'' Yayımlandı
Anonim şirketler, limited şirketler ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (Kanun) 376. maddesi kapsamında sermayenin kaybı veya borca batık olma durumlarında uyulacak usul ve esasların düzenlenmesi amacıyla ilk olarak 15/09/2018 tarihli ve 30536 sayılı Resmî Gazete'de ''6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 376 ncı Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğ (Tebliğ) yayımlanmış ve bu Tebliğ'in Geçici 1. Maddesiyle 01/01/2023 tarihine kadar, Kanunun 376 ncı maddesi kapsamında sermaye kaybı veya borca batık olma durumuna ilişkin yapılan hesaplamalarda, henüz ifa edilmemiş yabancı para cinsi yükümlülüklerden doğan kur farkı zararları dikkate alınmayabileceği belirtilmişti.
-
3.11.2023
"Konutların Turizm Amaçlı Kiralanmasına ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 7464 Sayılı Kanun'' Yayımlandı
2.11.2023 tarihli ve 32357 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Konutların Turizm Amaçlı Kiralanmasına ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (Sayı: 7464) ile konutların gerçek ve tüzel kişilere, turizm amaçlı kiralanmasına ilişkin usul ve esasların belirlenmesi amaçlanmıştır.