İşçinin Aynı Yıl İçerisinde İş Değişikliği Yapması Sonucu Beyanname Verme Zorunluluğu 22 Ekim 2019
Bilindiği üzere; Gelir Vergisi Kanunu’na göre, m.3 kapsamında sayılan her gerçek kişi bir vergi mükellefidir. Bu mükellefiyet kapsamındaki herkes, Türkiye içinde ve dışında elde ettikleri kazanç ve iratların tamamı üzerinden hem gelir vergisi beyannamesi vermekle hem de ilgili vergiyi ödemekle yükümlüdür. Gelir Vergisi Kanunu’nda bazı gelir türleri için bununla ilgili istisnaya da yer verilmiş; gelir vergisine tabii ödemeyi yapan için, gelir vergisini vergi mükellefi adına kesme yükümlülüğü ayrıca düzenlenmiştir.

Özetle belirtmek gerekirse bu düzenlemeye göre; istisna kapsamındaki gelirler için ödenmesi gereken gelir vergisini, bu geliri ödeme yükümlüsü olan kişi ya da kurum kesmek(ödeme muhatabı ve vergi mükellefi adına) zorundadır. İşçi işveren arasındaki iş sözleşmesinden / iş ilişkisinden doğan, yani işçinin bir iş görme edimi karşılığında hak kazandığı ve elde ettiği “ücret” geliri ile ilgili vergilendirme sistemi de bu şekildedir. Diğer bir ifade ile; GVK m.94/1’e göre işverenler, işçiye ödeyeceği ücretten kaynaklanan gelir vergisini, vergi mükellefi işçi adına keserek aktarmakla yükümlüdür1. Dikkat edilmelidir ki; her işverenin buna ilişkin sorumluluğu, kendi taraf olduğu iş sözleşmesine istinaden işçiye yapacağı ödeme tutarlarını esas alarak gelir vergisi tarifesini uygulamasıdır.
Vergi mükellefinin yıllık gelir vergisi beyannamesi verme yükümlülüğü ise bundan ayrı ve bağımsız olup GVK m.86’da ayrıca yer almaktadır. Vergi mükellefi işçinin aynı takvim yılı içinde tek bir işveren nezdinde çalışmış olması halinde, ücret gelirine yönelik olarak yıllık gelir beyannamesi vermesine gerek bulunmamaktadır. Hatta işçi ücret dışındaki farklı gelirleri için beyanname verse dahi ücret geliri bu beyannameye eklenmemektedir. Bu hususta önemli olan, işçinin aynı takvim yılı içinde aynı anda ve-veya farklı zamanlarda birden fazla işverenden ücret geliri elde etmesi halidir. 160 Seri No’lu Gelir Vergisi Genel Tebliği2 ile Gelir Vergisi Kanunu m.863’ya göre;
Bir takvim yılı içinde aynı anda birden fazla işverenden ücret alan ve-veya işyeri değişikliği yapan işçiler,
İkinci ve sonraki işverenlerden elde ettikleri ücret toplamı ikinci gelir vergisi diliminde yer alan kazanç tutarını4 aşıyorsa,
gelir vergisi beyannamesi vermek zorundadırlar. Görülmektedir ki gerek ilk gerekse ikinci ya da sonraki işverenler için işçi adına “gelir vergisi beyannamesi verme yükümlülüğü” de bulunmamaktadır. İşçinin bu yükümlülüğü yasal bir yükümlülük olup bilmemesi mazeret sayılmayacağı gibi; aynı takvim yılı içinde birden fazla işverenden gelir elde etmiş olmasına ve kazancı sınırı aşmış olmasına rağmen gelir vergisi beyannamesi vermemiş olmasının sonuçlarını herhangi bir işverenden talep etmesine imkan da vermemektedir.
Son zamanlarda uygulamada karşı karşıya kalınan ve çeşitli soru işaretlerinin doğmasına neden olan durum karmaşıklığı, vergi mükellefi işçinin yıllık gelir beyannamesini verme yükümlülüğünden kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla; Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından yukarıdaki yükümlülüğü gereği adına yazı tebliğ edilen gerçek kişi vergi yükümlülerinin süresi içinde ilgili vergi müdürlüğüne giderek durum açıklaması yapmaları, eksik kalan vergi borçlarını ödemeleri gerekmektedir.
____________________
1 GVK m.94/1: “…Kamu idare ve müesseseleri, iktisadi kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadi işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya zırai işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar…”.
2 GİB’nın 160 Seri No’lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde, “…Buna göre, bir hizmet erbabının birden fazla işverenden ücret alması halinde, her bir işverenin ödediği ücretler, ayrı ayrı vergilendirmektedir. Dolayısıyla vergi tarifesi, her bir işverenin ödediği ücrete, diğer işveren veya işverenlerin ödediği ücretle ilgilendirilmeksizin ayrı ayrı uygulanmaktadır. Ancak, söz konusu ücretlerin gayrisafi tutarları toplamının, Gelir Vergisi Kanunu’nun 86.maddesinde belirtilen haddi aşması halinde, bu ücretlerin yıllık beyanname ile beyan edilmesi gerekmektedir.” denilerek belli bir sınır çizilmiş ve bu sınırın üzerindeki gayrisafi tutar toplamları beyanname şartına bağlanmıştır (103-708 sayılı Özelge’de de benzer açıklama ve detaylar yer almaktadır).
3 Gelir Vergisi Kanunu m.86: “…Aşağıda belirtilen gelirler için yıllık beyanname verilmez; … c) Vergiye tabi gelir toplamının [(a) ve (b) bentlerinde belirtilenler hariç] 103 üncü maddede yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı aşması aşmaması koşuluyla Türkiye’de tevkifata tabi tutulmuş olan; birden fazla işverenden elde edilen ücretler, menkul sermaye iratları ve gayrimenkul sermaye iratları…”. 4
4 Gelir Vergisi Kanunu m.103’e göre, 2019 yılı için ikinci tarifedeki gelir vergisi diliminde yer alan kazanç tutarı 40.000 TL’dir (Bakınız: “…Gelir vergisine tabi gelirler; … 22.000 TL’nin (40.000 TL.) 8.800 TL’si (18.000 TL.) için 1320 TL (2700 TL.) %20 oranında vergilendirilir.”).
Diğer Haberler
-
27.6.2025
Konkordato Mühletinin Rehinli Alacaklılar Bakımından Sonuçları
İcra ve İflas Kanunu'nun 285. maddesi uyarınca, borçlarını vadesinde ödeyemeyen veya ödeyememe riski taşıyan borçlu, konkordato talep edebilir. Talep üzerine borçluya verilen mühlet süresince İcra İflas Kanunu 294/1 hükmü gereğince hiçbir icra takibi başlatılamaz; başlamış olanlar ise durur.
-
25.6.2025
Ticari Defterlerin Elektronik Ortamda Tutulması Zorunluluğu
14 Şubat 2025 tarihli ve 32813 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan İşletmenin Muhasebesiyle İlgili Olmayan Ticari Defterlerin Elektronik Ortamda Tutulması Hakkında Tebliğ ("Tebliğ") ile birlikte ticari defterleri elektronik ortamda tutmakla yükümlü olan ticaret şirketlerinin belirlenmesi, bu defterlerin elektronik ortamda oluşturulması, tutulması, saklanması ve ibrazı ile bu işlemlerin gerçekleştirileceği sistemin işleyişine ilişkin usul ve esaslarını düzenlenmiştir.
-
18.6.2025
Halka Açık Şirketlerde M&A Dinamikleri: Borsa İstanbul Üzerinden Yeni Yatırım Stratejileri
Son yıllarda Türkiye'de halka arzlar rekor seviyelere ulaştı. 2023 ve 2024'te çok sayıda şirket halka arz işlemi sonucunda Borsa İstanbul'da işlem görmeye başladı. Küçük yatırımcıların yoğun ilgisiyle dikkat çeken bu halka arzlar, şirketlerin şeffaflık ve görünürlük kazandığı önemli stratejik hamleler olarak öne çıkmakla birlikte önemli bir finansman aracı olarak da rol oynamaktadır. Halka arz ile birlikte halka açık şirketler/ ortaklıklar artık sadece küçük yatırımcıların değil, yerli / yabancı stratejik ve finansal yatırımcıların da radarına girmektedir.
-
16.6.2025
Yargıtay, Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmelerine İlişkin Olarak Yıllardır Sürdürdüğü "Avans Tapu" Olarak Bilinen İçtihadından Vazgeçti.
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri, ülkemizdeki inşaat sektöründe yaygın bir uygulamadır.
-
11.6.2025
Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliği'nde Yapılan Değişiklik İade Kargo Ücreti Ve Elektronikte Cayma Hakkı
24 Mayıs 2025 tarihli ve 32909 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ("Değişiklik Yönetmeliği") ile mesafeli satışlara yönelik önemli değişikliğe gidildi. Değişiklik Yönetmeliği ile gelen önemli değişiklikler şu şekildedir;
-
5.6.2025
İşçilere Bankalar Aracılığıyla Ödenecek İstihkaklara İlişkin Yönetmelik Değişikliği Hakkında
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanarak 4 Haziran 2025 tarihli 32920 sayılı Resmî Gazete 'de yayımlanan "Ücret, Prim, İkramiye ve Bu Nitelikteki Her Türlü İstihkakın Bankalar Aracılığıyla Ödenmesine Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yönetmelik" 01.07.2025 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
-
30.5.2025
Enflasyon Karşısında Nafaka, Nafaka Artırımı ve Döviz Olarak Nafaka Ödenmesi Sorunu
Boşanma davaları sonucunda hükümle hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakaları, genellikle belirli bir tutar üzerinden sabitlenmekte ve yıllar boyunca ya aynı tutarda kalmakta ya da mahkemece belirlenen oranlarda sınırlı şekilde artırılmaktadır. Yine aynı şekilde yargılama sürecince belirlenen tedbir nafakasında yargılamanın uzun sürmesi ve yüksek enflasyon nedeniyle zaman içinde nafakanın yetersiz hale gelmesine neden olmakta; bu da nafaka uygulamasının işlevselliğini önemli ölçüde engellemektedir.
-
23.5.2025
Mazeret İzni Hakkı: Süreler, Uygulama Ve Değerlendirme
Mazeret İzninin Yasal Dayanağı ve Tanımı: İşçinin işgörme edimini yerine getirmesini engelleyecek ancak dürüstlük kuralı gereği çalışmasının kendisinden beklenemeyeceği bazı durumlarda işçinin mazeretli sayılması gerekmektedir. 6645 sayılı Kanun ile 2015 yılında getirilen düzenleme sonucu, işçilerin mazeret izni 4857 sayılı İş Kanunu'nun Ek Madde 2 hükmünde düzenlenmiştir.
-
20.5.2025
Arama Motorları Özelinde Unutulma Hakkı
Gün geçtikçe gelişen teknoloji ile, kişisel veriler dijital ortamda hızla kaydedilmekte ve uzun süreler boyunca saklanabilmektedir. Bu durum, bireylerin geçmişte yaşadıkları olumsuz olayların veya zamanla değişen fikirlerinin sürekli olarak erişilebilir olmasına neden olmaktadır. Özellikle arama motorları, bireylerin ad ve soyadı ile yapılan aramalarda çıkan sonuçları indeksleyerek kişisel verilerin geniş kitlelerce ulaşılabilir olmasını sağlamaktadır. Bu çerçevede "Unutulma Hakkı" bireylerin, dijital ortamda kendileriyle ilgili kişisel verilerin silinmesini ya da kişisel verilere erişimin kısıtlanmasını talep edebilme hakkı olarak öne çıkmaktadır.
-
16.5.2025
Türk Hukukunda Cezai Şart, Cezai Şartta İndirim ve Pratik Anlayışlar
Borçlar hukukunun temel kavramlarından biri olan "cezai şart", borçlunun edimini gereği gibi ifa etmemesi hâlinde, alacaklıya sağlanan önemli bir teminat işlevi görmektedir. Sözleşme serbestisi ilkesinin bir uzantısı olarak, taraflar borcun hiç ya da gereği gibi ifa edilmemesi durumunda önceden belirlenmiş bir bedelin ödenmesini kararlaştırmak suretiyle hem ifayı teşvik etmekte hem de doğabilecek zararların ispat yükünü hafifletmektedir.
-
13.5.2025
ABD Gümrük Tarifeleri ve M&A İşlemlerine Etkisi Üzerine Değerlendirme
ABD Başkanı Donald Trump, yakın zamanda "ekonomik bağımsızlık bildirgesi" olarak bir açıklamada bulundu. Buna göre de, tüm ülkelere karşılık esasına dayalı bir gümrük tarifesi yürürlüğe girdi. Türkiye için bu ek vergi oranı %10 olarak, yani, asgari oranda belirlendi
-
12.2.2025
EPDK Kararı: Elektrik Piyasası Şirketlerine Yabancı Yatırımcıya Pay Devirlerinde Sermaye Artırım Yükümlülüğü
1. Mevcut Düzenleme Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu ("EPDK" veya "Kurum") tarafından, elektrik piyasasında faaliyet gösteren şirketlerin sermayelerinde gerçekleşecek pay devirleri, Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliği'nin ("Yönetmelik") 57. maddesinde düzenlenmektedir.
-
29.1.2025
Türk Rekabet Kurulu 2024 Yılı Birleşme Ve Devralma Görünüm Raporu Yayımlandı
Türk Rekabet Kurumu, Rekabet Kurulu tarafından 2024 yılında gerçekleştirilen birleşme, devralma ve özelleştirme işlemlerine ilişkin raporunu ("Rapor") 7 Ocak 2025 tarihinde yayımladı.
-
17.1.2025
Halka Arz Şartlarında Mali Eşikler 2025 Yılı İçin Güncellendi
2025 yılı için Halka arz işlemlerinde aranan mali sınırlar hem Sermaye Piyasası Kurulu ("SPK") hem de Borsa İstanbul ("BIST") tarafından güncellendi. İşte dikkat çekici yenilikler;
-
22.11.2024
Elektronik Ortamda Açık Artırma Suretiyle Satış Usulü ve 9. Yargı Paketiyle Getirilen Yeni Düzenlemelerin Hukuki Boyutu
9. Yargı Paketi kapsamında yapılan düzenlemelerle birlikte, elektronik ortamda haczedilen malların satışı, İcra ve İflas Kanunu'nun 111/b maddesi kapsamında yeni bir yasal çerçeveye oturtulmuştur. Haczedilen malların satış işlemleri, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi'ne (UYAP) entegre bir elektronik satış portalında açık artırma suretiyle gerçekleştirilmektedir. Ancak yasadaki boşluklar nedeniyle satış işlemlerinin nasıl gerçekleştirileceğine dair net bir uygulama sergilenememekteydi. Kanun koyucular tarafından elektronik satışa yönelik 8. ve 9. Yargı Paketi'nde yasaya eklemeler yapılması ve oluşturulan düzenleme, gerek icra süreçlerinin hızlandırılması gerekse satış işlemlerinin daha güvenli ve şeffaf bir ortamda yapılması açısından önemli bir adım olarak değerlendirilmektedir.