Konutta Yeni Haciz Prosedürü Ve Taşkın Hacze İlişkin Düzenleme Yürürlüğe Girdi. 07 Nisan 2023

05.04.2023 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile İcra ve İflas Kanunu'na "Konutta Haciz" başlıklı madde eklenerek hakim kararı olmaksızın konutlarda haciz işleminin yapılamayacağı düzenlenmiştir.

Söz konusu düzenleme uyarınca İcra müdürü, haciz yapılması talep edilen yerin konut olduğunu tespit etmesi halinde haczin yapılmasına karar verecek olup kararı derhal icra mahkemesinin onayına sunacaktır.

Mahkeme, dosyanın tevdi edildiği tarihten itibaren en geç 3 gün içinde dosya üzerinden inceleme yapacak olup yapılan inceleme sonucunda, haciz yapılması talep edilen yerin konut olduğunun anlaşılması halinde kararın onaylanmasına kesin olarak karar vereceği ve haciz işlemlerinin bu kararın icra dairesine bildirilmesi üzerine yapılacağı düzenlenmiştir.

Yapılan inceleme sonucunda ise haciz yapılması talep edilen yerin konut olmadığının anlaşılması halinde ise mahkeme, konutta haciz yapılmasına dair kararı kesin olarak kaldıracaktır. Bu kararın icra dairesine bildirilmesi üzerine icra müdürü, mevcut haciz talebi hakkında yeniden karar verecektir.

Mahkeme yapacağı şekli inceleme sonrasında  onaylama kararı verdikten sonra hacze gidilen yerin konut olmadığının anlaşılması halinde ise hacze devam edilecektir. Ancak konut olmadığı kabul edilen bir yerle ilgili verilen haciz kararı üzerine yapılan haciz işlemi sırasında, bu yerin konut olduğu anlaşılır ve borçlu da haczin yapılmasına rıza göstermez ise haciz işlemine son verilecektir.

Ancak ihtiyati haciz bu hüküm kapsamında istisna tutulmuş olduğundan ihtiyati haciz hakkında söz konusu düzenleme uygulama alanı bulmayacaktır.
 

Bu hüküm, aynı şekilde düzenlemenin yürürlüğe gireceği tarihten önce verilen konutta haciz yapılmasına ilişkin kararlar ve haczedilmiş eşyalar hakkında da uygulanmayacaktır.
 

2004 sayılı Kanunda yer alan "bireyleri için lüzumlu eşya; aynı amaçla kullanılan eşyanın birden fazla olması durumunda bunlardan biri" ibaresi "bireylerine ait kişisel eşya ile ailenin ortak kullanımına hizmet eden tüm ev eşyası" şeklinde değiştirilmiş olduğundan dolayı söz konusu düzenleme ile, borçlu ile aynı çatı altında yaşayan aile bireylerine ait kişisel eşya ile tüm ev eşyasının haczi yasaklanmış durumdadır. Nitekim bu durum alacaklının tahsil kabiliyetini sınırlandırmış olsa da, bir önceki kanun metninde yer alan lüzumlu ev eşyası kavramının yarattığı karmaşayı ortadan kaldırarak konutta gerçekleştirilecek haciz işleminin sınırlarını net olarak belirlemiştir. Ancak önemle belirtmek gerekir ki yapılan düzenleme, konutta; para, kıymetli evrak, antika, altın veya değerli madenlerin tespit edilmesi halinde bunların haczi ve muhafazasına engel teşkil etmemektedir.

Yine 7. Yargı paketinin getirdiği bir diğer önemli yenilik ''Taşkın(Aşkın) Haciz'' Kurumu'nun açıkça düzenlenerek Kanunda yer almasıdır. Ayrıca icra takibine konu alacağa faiz ve diğer ferilere de yetecek miktarı aşacak şekilde haczin yapılamayacağı da düzenlenmiştir. Günümüze kadar gelinen süreçte kanunda açık düzenleme bulunmamasına karşın; taşkın haciz hususu gerek doktrinde gerek Yargıtay Kararların da  İİK 85. Md kapsamında tartışılmış olup bu hususta görüş ve içtihat birliği sağlanamamıştı. Nitekim son düzenleme ile Kanun Koyucu bu hususta iradesini açık biçimde ortaya koymuş olsa da taşkın hacze istisna teşkil edebilecek sorunlar Yüksek Mahkeme kararlarının çeşitliliğinin artması ile çözüme kavuşabilecektir.

Yürürlüğe giren Kanun kapsamında düzenlenen bir diğer husus da yedieminde bulunan muhafaza işleminin dayanağı olan haczin kalkmış olduğu malların tasfiyesine ilişkin usul ve esaslardır. Düzenleme uyarınca, muhafaza işleminin dayanağı olan haczin kalktığı yedieminde bulunuyor olan malların, takibin yapıldığı yer icra dairesince resen tasfiye edilmesi gerekecektir. Tasfiye edilecek mallara ilişkin bilgilerin, icra dairesince Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi'nde duyurulacağı ve tasfiye masraflarının, öncelikle dosyadaki avanstan, avansın bulunmaması halinde ise Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacağı düzenlenmiştir. Dosyaya ödenen tutarın, Adalet Bakanlığı bütçesinden yapılan masrafı karşılayamaması halinde ise icra dairesinin, bakiye masrafın, borçludan tahsili için tahsil dairesine bildirimde bulunacağı düzenlenmiştir. Bu düzenleme ile bugüne kadar yedieminde bulunan, alacaklı tarafından satış talep edilmediğinden ve/veya başka bir nedenden haczi ortadan kalmış menkullerin borçlu tarafından da teslim alınmaması sebebiyle zayi olmasının önüne geçilmek istenmektedir.

 

Diğer Haberler